Çikolata kağıdına yazılmış bir mektup

“Size doyamadım. Kader böyle yazmış yazımı. Nigar; evlatlarıma güvenesin, iki gözün gibi bakasın. Çocuklarımı her vakit benim için öpesin, koklayasın. Onları okutmaya çalış. O evde yaşatma, başka bir binada yaşatmaya çalış. Bu günden sonra o yavruların babaları yok, yalnız anaları vardır. Ona güvensinler. Hakkınızı helal ediniz, helal ediniz. Milletimin kurbanıyım.”

Şuayp Aziz 27 Şubat 1948

***

Yücel Teşkilatı’nın lideri olan Şuayp Aziz’in bir çikolata kağıdına, kurşuna dizilerek idam edilmeden önce eşine yazmış olduğu bu mektubu paylaşmak istedim sizlerle.

Balkan Savaşı sonrası, Balkanları yurt edinmiş Türkler için zor yıllardı. Makedonya’da yaşayan Türkler içinde bu böyleydi. Öksüz kalmıştı Balkanlarda yaşayan Türkler.

Milli değerlerini yaşatmak için bölgede ki aydınlar toplanıp bir teşkilatlanma içerisine girdiler.

1941 yılında Makedonya’da Yücel Teşkilatını kurdular.

-İlk Türk Okulu olan, Tefeyyüz’ü açtılar

-İlk Türkçe gazete olan Birlik’i çıkarttılar

-İlk Türk radyosunu kurdular.

Bu faaliyetler sonucunda 1948 yılında yargılanmalarına başlandı. 27 Şubat 1948’de Şuayb Aziz, Ali Abdurrahman, Nazmi Ömer Yakup ve Adem Ali kurşuna dizilerek idam edildi. Ardından da birçok teşkilat mensubu hapis cezalarına çarptırıldılar. Türk olmanın bedelini ödediler Balkanlarda.

Yaşasın Atatürk Türkiyesi

İdam edilenlerden Nazmi Ömer’in eşi Hacer Yücel, eşi Nazmi Ömer’in nereye gömüldüğünü dahi bilmiyor. Son görüşmelerinde kendisine;

 “Ağlamayın! Neden ağlıyorsunuz öyle? Ben gidiyorum ama sizi arkamda ki milyonlarca kız kardeş ve kardeşlerime emanet ediyorum. Yaşasın Atatürk Türkiyesi, yaşasın Türkiye. ” dediğini söylüyor.

İdam sonrasında Nazmi Ömer’in yatağının altından çıkan not:

“Eşim Hacer ve kızım Ayla’ya iyi bakın! ”

Ve Nazmi Ömer’in kızı Ayla, henüz üç aylıktır. Kızını hiç göremedi Nazmi Ömer…

Dönemin Türkiye Cumhuriyeti hükümeti tarafından yalnız bırakıldı Yücelciler ama Türk olmaktan hiç vazgeçmediler. Türklük uğruna mücadele etmekten hiç vazgeçmediler.

Günümüzde de maalesef uzun vadeli bir Balkan politikamız yok. Hala öksüz bir yanımız.

Katledilişlerinin yıldönümü olan 27 Şubat yaklaşırken, selam olsun Yücelcilere!