Türk tekstili dünyaya 'bebe' ile kafa tutuyor

Ortalık toz duman.

Ankara'da anayasa görüşmeleri.

330 hesapları.

Sokakta dolar euro kaosu.

Sistemi içeriden dışarıdan tetikleyen bir yığın realite var.

Ancak gözümle gördüğüm tanık olduğum bir gerçeği paylaşmalıyım.

İş dünyası kendi gündemindeydi.

Hani şimdi tablo böyleyken iş dünyası şöyle bir dururdu eskiden.

Adım bile atmazdı.

Bırakın içeriyi hele ki bir yabancı gelsin de mal alsın.

Zaten tüm hesaplar bunun üzerine kurulurken sanırım dün kapılarını açan junioshow'u biraz farklı okumak, kavramak lazım.

Fuar alanında dolaştım.

Sohbetler ettim.

2017'in ilk fuarı olma özelliğini de koruyan juinoshow ile hem dünya çocuk modasının önemli bir merkezi olduğunu gösterdik.

Hem de ciddi bir güven verdik.

Rakamlarla konuşmak gerekirse sen kalk böyle bir zeminde 40 ülkeden, 800'ün üzerinde yabancı alıcıyı getir üreticiyle yüz yüze buluştur.

Valla helal olsun.

Onca safari de Kenya'da, Konyalı olmanın ötesi bu.

Ekonomi Bakanlığının katkısı.

BTSO'nun önderliği ile gelen konuklardan en az 300'ünün de uçak, otel, konaklama masrafları bizzat karşılanmış.

Ve gelenlerin, sohbet ettiğimiz yabancı alıcıların kafalarında Türkiye ile ilgili soru işaretleri yok.

Bilakis Rus müşterilerden iki ülke arasında yaşanan kriz döneminde bile gelip alışveriş yapanlar var. Güney afrikalı bir alıcıysa güven duyuyor.

Öncelikle de yüksek teknoloji ile üretilen mala, garantörü olan ülkemize.

Yenidoğan ürünlerdeyse dünyanın gözdesi olmuşuz.

Bir defa Türkiye'nin bebe söktüründe Bursa bir merkez konumunda.

Bu işin biraz püf noktalarını konuştuk.

Oyunun içinde ki oyuncularla yani.

Beksiad'ın Başkan Yardımcısı Ömer Yıldız ve alım heyetleri konusunda yoğun çaba gösteren BTSO Meclis üyesi Adem Çolak'ın anlattıklarını üst üste koyduğumuzda farkı hissediyorsunuz.

Sektörü sektöre hatırlatan, daha çok oyunun içine katan İbrahim Burkay faktörü de kendisini net bir şekilde gösteriyor.

Son birkaç yılın geri dönüşümünde başkan yeni dönemde de rakamlarla konuşacaktır.

Konuşsunda hakkı.

Yıldız, 10 yıl öncesinden örnekler verirken 'bugün önümüzü görebiliyoruz. Evet bu dönemler üst üste çok şey yaşanıyor, fakat asla karamsar ve umutsuz değiliz" diyor.

Çolak'ta adeta iğne ile kuyu kazmış.

Ve şimdi yılda en az 2 önemli fuar ile dış alıcı ve üreticiyi Bursa'da buluşturuyorlar.

Bundan yıllar öncesinde bebe konfeksiyonu üreticileri Avrupa fuarlarında talep görmezken, uzak tutulurken şimdi elinde ki kalite ve ortak akıl ile özetle 'bebe' ile dünyaya kafa tutuyor.

Allah hepsine daha çok kazanç versin.Rekabet koşullarını daha da iyileştirelim.

Türkiye'nin bu dinomiklere ihtiyacı var. Hakları.

Oturdukları makamlarda çorbacılık yapmayan vizyonu olanlara da teşekkür etmeliyiz.

Unutmadan şunu da ekleyeyim.

Dünün kendi halinde ki vişne caddesinin istikrarlı çıkışı ile farkında masınız bilmem ama şehrin göbeğinde yepyeni bir OSB'miz daha oldu. Sahip çıkalım.