Ligin son üç haftasına girildi,. Timsah yine düşme girdabı içerisinde. Bu kez ümitsiz bir vaka konumunda.
Bunun nedeni ise bu sorunu sadece kendisinin çözmesiyle değil, rakiplerinin de alacağı sonuçlarla ilgili.
Bir tarafta lige tutunabilme hesapları, bir tarafta kulübe üst üste gelen icralar. Şaşırmamak elde değil. Yönetim değil, takım otobüsünü tribün liderleri kurtarıyor. Nerede Bursaspor’un anlı şanlı yönetimi doğrusu merak ediyorum.
Böyle karmaşa içerisinde Bursaspor, kendi kaderini kendisinin belirleyebileceği bir maça çıkacak Antalya’da.
Rakip öyle yabana atılacak bir takım değil.
Ligin ilk yarısında bizi Bursa’da 2-0 gibi net skorla yenmişti.
İşte böyle bir rakiple kapışacağız yarın.
Tabii ki tek düşünce maçı kazanmak ve son iki hafta içerisine biraz umutlu girebilmek. Bunun içinde teknik direktör Mesut Bakkal takımı stresten uzak tutmak için erkenden Antalya’ya götürdü.
Antalyaspor kendi tesislerini açtı ve takım bu kritik mücadeleye burada hazırlandı. Tek düşünce galibiyet. Bu kadro bu işi becerebilir mi bilemiyorum. Kazanmalarını canı gönülden tüm Bursasporlular kadar istiyorum.
Olur mu elbette olur.
Onun için herkesin terinin son damlasına kadar, canlarını dişlerine takarak oynarsa istenilen elbette olur. Futbolcu arkadaşlar sadece kadan üç maçta yani 270 dakika böyle oynarlarsa, kararan yüreklerimizi yeniden ışıldar diye düşünüyorum.
HAKEM GÖÇEK
Tamam bu sezon hem hakemlerden hem de VAR sisteminden canımız yandı.
MHK yine eyyamcı bir hakem olan Hüseyin Göçek’i bu kritik maça atadı. Gerçekten Bursaspor’un işinin yarın ki mücadelede çok zor olacağını düşünüyorum. Göçek sahanın içerisinde görmek istemezse onu VAR ve AVAR’da kim uyaracak merak ediyorum.
Bakalım sonuç nasıl olacak.
Bence yine hakem ve VAR hatalarıyla kötü bir sonuç olursa, ben tüm Bursa’nın İstanbul’a giderek, yönetiminin yapamadığı tepkiyi Türkiye Futbol Federasyonu’na göstermesi gerekiyor.
