'TPD'den kadın cinayeti kararına tepki: “Kadına şiddeti meşrulaştırıyor”

Türkiye Psikiyatri Derneği ( TPD), 2020’de işlenen bir kadın cinayetinde verilen haksız tahrik indirimi kararına sert tepki gösterdi. “Cinsel ilişkiyi reddetmenin erkekte elem ve öfke yaratacağı” gerekçesiyle faile verilen ceza indirimini kabul edilemez bulan dernek, “Bu karar yalnızca kadınların değil tüm toplumun yaşam hakkını tehdit ediyor” açıklamasını yaptı.

Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD), geçtiğimiz hafta basına yansıyan kadın cinayeti davasına ilişkin yargı kararına yazılı açıklama ile tepki gösterdi. 2020’de işlenen cinayette müebbet hapis istemiyle yargılanan sanığa, “cinsel ilişkiyi reddetmenin erkekte elem ve öfke yaratacağı” gerekçesiyle verilen 18 yıl hapis cezasının istinaf ve Yargıtay tarafından da onaylanması dernek tarafından “toplum vicdanını yaralayan, şiddeti meşrulaştıran bir karar” olarak nitelendirildi.

Açıklamada, bu gerekçenin erkeğe cinsel ilişkiyi reddeden kadına şiddetuygulama hakkı verdiği, reddetmenin kabahat sayıldığı ve erkeğin öfke duygularının öldürmeye gerekçe kabul edildiği belirtildi. Dernek, “Gelinen noktada erkek şiddetini meşrulaştıran bu karar, adalet sisteminin, hukuk eğitiminin ve toplumsal politikaların acilen gözden geçirilmesi gerektiğini göstermektedir” ifadelerini kullandı.

TPD, rıza dışı cinselliğin ceza kanununda suç olmasına rağmen erkeğin dürtülerini kontrol edemeyeceği varsayımına dayalı bu yorumun bilimsel açıklamasının bulunmadığını vurguladı. Kararın, faili mağdur gibi göstermeye, kadının rızasını yok saymaya ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini beslemeye hizmet ettiği kaydedildi.

“Kadınların yaşam hakkı, fiziksel güvenliği ve ruh sağlığı devletin, kurumların, yerel yönetimlerin ve sivil toplumun ortak sorumluluğudur” denilen açıklamada, şiddeti meşrulaştıran uygulamalara karşı sessiz kalınmayacağı vurgulandı.

Türkiye Psikiyatri Derneği, kararı onaylayan hukuk sisteminin sadece kadınların değil, çocuklar başta olmak üzere tüm yurttaşların yaşam hakkını tehdit ettiğini belirterek, “Toplum vicdanı ve adalete duyulan güven derin yara almıştır. Bu ortam ve koşullar acilen değiştirilmeli” çağrısında bulundu.