Avrupa'da, Amerika'da birçok seçim izledim.
Son dönemde gerilen Almanya-Türkiye ilişkilerinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'oy vermeyin' uyarısı yanıt bulur mu?
Doğrusu merak ediyorum.
Almanya'da Türk kökenli 3 milyon kişi var.
1 milyon 200 bini Eylül ayında Federal Meclis seçimlerinde sandık başında olacak.
DW bir analizinde iki net saptama yapmış.
Öncelikli olansa Erdoğan'ın çağrısının yanıt bulacağı yönünde.
'davranışı etkileyecek' deniyor.
Ama genel anlamda Türkler’in oyları Sosyal Demokrat Parti (SPD) için kullanılıyor.
Şöyle bir realite daha var.
24 Eylül'de sandık başına 61 milyon kişi gidecek.
61 milyonda, Türk oyları 1 milyon 200 bin.
Etki ne olur?
Ya da etkisizlik?
Son oranlara bakalım.
2013 Federal Meclis seçimleri sonrasında yaptığı temsili ankete göre Türk kökenli seçmenlerin yüzde 64'ü oylarını SPD'ye verdi.
İkinci sırayı yüzde 12'lik oy oranıyla Yeşiller ve Sol Parti alırken, Başbakan Angela Merkel'in partisi Hristiyan Demokrat Birlik'e (CDU) oy verenlerin oranı sadece yüzde 7 oldu.
Ankete göre Türk kökenli Alman vatandaşlarının seçimlere katılımı yüzde 71,5'lik toplam katılımın altında kaldı.
Federal Meclis'te bulunan milletvekillerinden 11'i Türkiye kökenli.
Bunlardan 5'i SPD milletvekili.
Almanya'da yaşayan Türkler’in büyük çoğunluğu oy tercihini sol partilerden yana kullanmakla birlikte Data4U'nun yaptığı anketlere göre belirgin bir çoğunluk AK Parti hükümetini ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı destekliyor.
Nedir bu Data4U?
Göçmen gruplarında kamuoyu araştırmalarıyla uzmanlaşan bir enstitü.
Ve bu yapının genel yorumu şöyle.
"Almanyalı Türkler kendilerini ikinci sınıf vatandaş hissediyor. Erdoğan birçok Türk kökenlinin memleketlerine bağlı ve ulusal gurura sahip olduğunu biliyor ve onlara güçlü oldukları duygusu veriyor."
Bu şu demek.
Çok sayıda Türk seçim gününü evde geçirebilir.
Bu durumda Almanya ne yapar.
Bildiğini okur.
Kader değişmez ama tavır akılda kalır.
