Üstelikte Bursa İnegöllüdür.
1995 yılında kurulan Çilek Mobilya, 5 kıtada 70’i aşkın ülkeye ihracat yapıyor Dünya’da 500’den fazla mağazası mevcut.
Kim ne derse desin İnegöl’den çıkıp ulusal anlamda mobilya markası olmak Bursa adına ayrı bir gururdur.
Kamuoyunda, firmanın kurucusu Muzaffer Çilek genelde mobilya üreticisi olarak bilinir. İşte bebe, çocuk, genç odası üretir dünyaya satar gibi…
Bana göre ise mobilyada ihtisaslaşmanın en güzel örneklerinden biridir.
Fakat ben Çilek’in kamuoyunda pek bilinmeyen yönlerine değinmek istiyorum
Meğer ne meziyetler varmışta bizim haberimiz yok.
Onları da Bursa Ekonomi Gazetecileri Derneği (BEGD) tarafından başlatılan yuvarlak masa toplantıları kapsamında bir araya geldiğimiz Muzaffer Çilekten öğrendik.

Bosna Hersek Bursa Konsolosluğundaki buluşmada Muzaffer Çilekle ilgili ilginç ayrıntılar dikkat çekiyor.
Kendisi Bosna Hersek doğumlu… Ancak çocuk yaşta geldiği İnegöl’de marka olmayı başardı
Mobilyadaki en önemli oyuncularından biri haline geldi.
Daha da önemlisi; Sayın Çilek Bosna Hersek Cumhurbaşkanının Bakir İzzetbegoviç’in resmi danışmanı.
Aynı zamanda Bosna Hersek’in Bursa fahri Konsolosu.
Hal böyle olunca da Bursa’yla Bosna arasında ki ekonomik ve kültürel ilişkilerin geliştirilmesinde önemli bir misyona sahip.
Üstelik bu ilişkilerin daha dinamik yürüyebilmesi içinde İstanbul merkezli Bosna Hersek ile İlişkileri Geliştirme Merkezi Vakfı (BİGMEV) kurulmuş.
Öğrendiğimiz kadarıyla Çilek. Bosna’da farklı yatırım alanlarına da yönelmiş. Örneğin Enerji; Bu bağlamda 7 HES kurmuş.
Organik tarıma da el atmış.
Ayrıca bir de otel inşaatı var.
Yani işin birde turizm boyutuna eğilmiş.
Vallahi bu Çilek ‘çok’ oluyor desenize…
Fahri konsolos Muzaffer Çilek Bosna da önemli yatırım fırsatları bulunduğunu Ancak Türk firmalarının Bosna da ki yabancı yatırımlar içinde 9. Sırada yer aldığını söylüyor.
Bosna Hersek’in daha çok Türk firmasını görmek istediğine dikkati çekiyor.
Çok önemli bir ayrıntıda şu:
Tabiri caizse Bosna; büyük holdingler için dar geliyor olabilir.
Ancak, özellikle KOBİ düzeyindeki firmalar için cazip fırsatlar söz konusu…
Ayrıca Çilek Mobilyanın bütçesinin yüzde 10’unu sosyal projelere yüzde 4.5’unu da AR_GE ye ayırdığını öğrendik.
Gerçekten bu iki konuda çok önemli…
Malum Türkiye’nin geleceği ileri teknoloji ürünlerde…
O da ancak Ar-Ge’yle mümkün.
Aklıma gelmişken söyleyeyim;
Geçtiğimiz yıl İnegöl’de kurumlar vergisinde zirveye çıktı.
Ufak bir anektot daha:
Türkiye de maalesef işletmelerin ortalama ömürleri 14 yıl, Dünyada ise 40-50 yıl.
Öğrendiğimiz kadarıyla şirketin sürdürülebilirliğini sağlama adına önemli iki karar alınmış.
Birincisi kurumsallaşma;
İkincisi de gelin ve damatların şirkette görevlendirilmemesi…
Nasıl ama; Bence mantıklı