Çorbacı başılık da özel bir mazbata ister herhalde değil mi! Yine çok keyifli, çok paylaşımcı bir festival başlangıcıydı. Ayağımın tozuyla çorba muhabbeti yapalım diyorum bugün biraz...
Kazdağları’nda her yıl düzenlenen Ekofestival’in açılış çorbası, o yörede yetişen hububat, zeytinyağı ve kokulu otlarla kaynatılan özel bir çorba. Kazdağı aşı olarak köy düğünlerinde kazanlarla kaynatılan geleneksel düğün çorbasının izini sürerken oluşturdum bu tarifi. Öyle içinde tereyağı, et suyu, et, tavuk filan yok. Klasik tarif sadece buğday yarması, bol zeytinyağı, tuz ve bol karabiberden oluşuyor, bu kadar basit. Küçük ilavelerle yöreye özgülüğünün yitirilmesine izin vermeden, geleneksel festival çorbası konumuna getirdik artık onu.
Her yıl katılımcılarla birlikte karıştırıyoruz çorba kazanımızın kepçesini, kepçe de kepçe hani! Öyle kocaman ki, güç kuvvet istiyor.
Gelelim çorbamızın tarifine…
Kazdağı Festival Çorbası
Malzemeler:
Bir kâse haşlanmış nohut
Bir su bardağı buğday yarması
Üç yemek kaşığı bulgur
Bir büyük kuru soğan
Bir çay bardağı taze adaçayı yapraklarından demlenmiş adaçayı suyu
Bir yemek kaşığı taze ve kuru nane
Bir çay kaşığı yeni öğütülmüş karabiber
Bir çay kaşığı kimyon
Bir kâse dolusu yoğurt
Yarım çay bardağı sumak suyu
Yarım su bardağı zeytinyağı
Birer çay kaşığı tatlı-acı kırmızı pul biber
Yeterince tuz
Yapılışı:
Kuru soğanlar tavla zarı doğranır zeytinyağında yakmadan sarartılır, üzerine tencerenin yarısını geçecek kadar bolca su konur.
Su kaynamaya başlamadan önce ıslatılmış yarma ve bulgur konur, sonra önceden haşlanmış nohut da ilave edilip sürekli karıştırmaya başlanır.
Bir saate yakın karıştırarak özleşmesi sağlanır. Pişince, ayrı bir yerde iyice karıştırdığımız yoğurt bir miktar sumak suyu ve tuz ile çırpılır, kaynayan çorba ile yavaşça alıştırarak birleştirilir.
Bütün baharatlar sırasıyla ilave edilir. En son aşamada başka bir tavada zeytinyağında kızdırılan kırmızı toz biber ve kuru nane çorbanın üzerine dökülür.
Çorbanın püf noktası; içindeki malzemenin sürekli karıştırılarak özleşmesi, bir de odun ocağında pişmesi…
Doyurucu ve besleyici olduğundan kuşku duymayın lütfen! Yalnız bir dahaki ekofestival’de veganlar için yoğurt yerine daha bol sumak ekşisi ve limon suyu koymayı deneyeceğim. Veya iki ayrı kazan çorba pişirmemiz gerekecek! Ekofestival’in katılımcıları arasında vejetaryen ve veganlar çoğunluktaydı. Gelecek seneye onları unutmamalıyım!
Bu çorbayı festivalde kocaman bir kazanda, yine kocaman bir tahta kepçe ile karıştırarak hazırladık. Karıştırma faslında pek çok kişinin eli değdi, gülüş cümbüş hep beraber sırayla karıştırdık, çorba bittiğinde kazanı bile birlikte yıkadık sanırım en hoşuma giden de o andı…
Birlikte, hep beraber aşımız aşkımız olsun. Dünya barış ve bolluk gezegeni olsun…
Aşçı Fok
Nurdan Çakır Tezgin
