<div>Bir ürün veya hizmetin bedelinin ne olduğunu bilemeyen, içine sindiremeyen tüketici normalin dışında davranış sergilemesi normaldir.</div> <div> Türkiye’de son 20 yılda enflasyon rakamının ne olduğunu bilmeden yaşadık, tek bildiğimiz açıklanan verilerin gerçeği yansıtmadığıydı.</div> <div> Bugün toplumumuzda enflasyon seviyesiyle ilgili çok farklı rakamlar ifade edilmekle ancak herkes enflasyonun çok yüksek olduğunu bilmektedir.</div> <div>Durum böyle olunca her gün alım-satımlarda yeni fiyatlar oluşmaktadır.</div> <div> Satan bir daha malını yerine koyamayacağını korkusuyla, alansa “bugün ne alırsam kardayım” psikolojisiyle hareket etmektedir.</div> <div>Bizim sorunumuz yerel para birimimizin serbest düşüşe bırakılmasıdır.</div> <div> Ancak bu noktaya gelmemizde küresel piyasa hareketinin de büyük etkisi vardır.</div> <div>Nasıl 2000-2002 yılları arasında küresel bir kriz yaşanmış ve bunun faturasını ödemişsek, takip eden ve günümüzü içine alan süreçte “Varlık Balonu”nun yansımalarını yaşamaktayız.</div> <div>Borsamız, 20 yıl boyunca nasıl devamlı yükseldiyse, emlak piyasamız da sürekli değerlenmiştir.</div> <div>Dünyanın bilinen tarihinden beri her şeyin değerinin arttığı böylesi bir dönem yaşanmamıştır.</div> <div>Bugün Bursa’da dahi bir daire fiyatının anlamsız noktalara yükseldiğine şahit olmaktayız.</div> <div>Çalışarak kazanılamayacak paralardan söz edilmektedir.</div> <div>Bırakın çalışanları, iş sahipleri dahi artık bir ev alamayacağını düşünür hale gelmiştir.</div> <div>Bir taraftan anlamsız fiyatlar ifade edilirken; bir taraftan da bu fiyatlardan halen alan olduğu, artık piyasanın bu değerlemelerde oluştuğu savı çokça dillendirilmektedir.</div> <div>Sözü edilen fiyatlar, küresel varlık değerlerinde oluşan rakamların bir yansımasıdır.</div> <div>Bugün Bursa’da 20 yıllık kira gelirinden düşük değerde bir daire bulmanız mümkün değildir.</div> <div>Hatta lüks konutlarda 30 yıllık kira gelirini aşan fiyatlamalardan bahis edilmektedir.</div> <div>Bir daire fiyatında nasıl kiranın kaç yılda mülkü ödeyebileceği hesaplanmaktaysa, şirket değerlemelerinde de yıllık karın şirket değerine oranı (Fiyat/ Kazanç- F/K) kullanılmaktadır.</div> <div>Bugün milyonluk eve sahibim diyenler rakamlara bir de şöyle baksınlar.</div> <div>Apple 26,79, Microsoft 29,91, Amazon 44, 57, General Electric 42,91 F/K oranından işlem görmektedir.</div> <div>Bu rakamların borsalarda son dönemde önemli satışların yaşandığı dönemde oluştuğunu not edelim.</div> <div>ABD teknoloji hisselerinin işlem gördüğü borsayı ayakta tutan, yani bir deyişle dünya borsalarını bu seviyede kalmasını sağlayan TESLA’ nın F/K’ sı 205,11 ‘ dir.</div> <div>Daha basit bir anlatımla, TESLA’ya yatırım yapan 205 yıldan fazla sürede oluşacak karından daha büyük bir değere parasını yatırmaktadır.</div> <div>Geçen hafta TESLA kurucusu tarafından alınmak istenen ve dünya borsalarını şahlanmasına neden olan Twitter’ın F/K’sı nedir biliyor musunuz?</div> <div>0, yazıyla sıfır.</div> <div>Kar etmeyen şirketlerin F/K’ları sıfırla gösterilmektedir.</div> <div>Twitter’ın 2021 zararı 221 Milyon USD’dir.</div> <div>Otonom araç teknolojileri ve araçlar üreten VOXX unvanlı bir şirket var.</div> <div>2010 yılından beridir F/K’ sı sıfır, yaratılan bedava borçlarla hala ayakta.</div> <div>Pandemi öncesi, 2020’nin Şubat ayında hisse değeri 3,71 USD’yken, 22.04.2022 kapanışta 8,51 USD seviyesindeydi.</div> <div>Bu fiyatlamalar dünyanın her noktasına bir şekilde yansımaktadır.</div> <div>Şu an için geçerli midir?</div> <div>Evet, ancak yarın, ertesi gün kitlesel psikolojinin nasıl şekilleneceğini bilemeyiz.</div>