Gazeteci kimsenin adamı değil, mesleğinin onuru olmalı

Bursa Ticaret ve Sanayi Odasında (BTSO) dananın kuyruğu 3 Nisan Salı günü kopacak.

Gazeteci kimsenin adamı değil, mesleğinin onuru olmalı

Ak mı, kara mı? Belli olacak. 

Önce meclis üyeleri belirlenecek, arkasından da oluşan yeni meclis; yönetim kurulunu seçecek.  

Hali hazır da üç aday var. Mevcut Başkan İbrahim Burkay, Meclis Üyesi İlhan Parseker ve Mahmut İnan. 

Naçizane ben 33 yıldır BTSO meclis toplantılarını aralıksız takip eden ve bütün zorluklara rağmen halen sahada bulunmaya çalışan birkaç gazeteciden biriyim. 

Bu aslında üzücü bir durum  

Çünkü artık meslekte işin mutfağına giren, yani muhabirlikten gelen neredeyse adam kalmadı. Gazete patronları işin kolayını seçiyor. İşi ajanslara pas ediyor. Tabiri caizse hazıra konuyorlar. Bu yüzdende bütün gazeteler bir birinin kopyası gibi… Ondan sonra sırtını daya merkezi ve yerel iktidara; gelsin paralar. 

Kısaca meslekte adam yetişmiyor adam. 

Ondan sonrada birileri çıkıyor bir yerlere zarf atıyor, parti tutar gibi aday tutuyor. Buda gazeteci oluyor. Birileri de çakma gazeteci dedi mi zorlarına gidiyor. 

Bakın arkadaşlar, gazeteci kimsenin adamı olamaz olmaz. Gazetecinin adayı da olmaz.  

Gazetecinin görevi kamuoyunu bilgilendirmektir. 

Hem de doğru bilgiyle… 

Gazeteci olsa olsa mesleğinin adamı, mesleğinin onuru olur. 

Yazık gerçekten geldiğimiz nokta içler acısı bir durumdur 

Hele üstelik aday odaklı yazı yazanların bazılarının mesleğe gerçekten uzun yıllar hizmet veren meslektaşlarımız olduğunu görünce insan daha çok üzülüyor. 

Ne meclis toplantıları gördük, ne seçimler atlattık; ama ben bu seneki gibi mesleki erozyona şahit olmadım. 

 BTSO seçimlerini aday odaklı yazan arkadaşlara bakıyorum; navigasyonsuz odanın yerini bulamazlar diyeceğim belki ağır gelecek ama eminim meclis toplantısının yapıldığı salonu bulamazlar. 

Neyse; 

Aslında bu konulara girmeyi düşünmüyordum; Ancak değerli bir meslektaşımın yazısını okuyunca ister istemez dalıverdim. 

Yazıda; Bilişim Sektörü İşadamları ve Profesyonelleri Derneği Başkanı Osman Akın’a atıfta bulunarak FETÖ’nün iş dünyası yapılandırması olan BUGİAD’a üye olup olmadığı soruluyor. 

Yahu güler misin, ağlar mısın?  

Akın, babamın oğlu değil. Bir gazetecinin tanıyabildiği kadar tanırım. BİSİAD’da 4 dönem başkanlık yaptığını bilirim. Fakat BUGİAD üyeliği var mı yok mu onu bilmem. 

Ancak şu kadarını söyleyebilirim ki; 

Velev ki olsa ne fark eder? 

Siz, FETÖ gerekçesiyle içeri alınan yönetim kurulu başkan vekili ve üyeleri görmezden geleceksiniz, öbür tarafta BUGİAD üyeliğini sorgulayacaksınız. 

Kusura bakmayın ama Anadolu da bir tabir var; O çeper o bağı korumaz beyler. 

Açıkçası doğru bulmadım. 

İkinci hususta; 

Amaç yönetime zarf göndermek ya; BTSO’nun 5 yıl boyunca 16 bin yabancı işadamı Bursa’ya getirdiği belirtiliyor.  

Eyvallah; 

Pek tabi; BTSO yönetiminin Bursa’nın ekonomik açıdan gelişebilmesi için verdiği çabayı görmezden gelemeyiz. 

Kuşkusuz atılan taşın ürkütülen kurbağaya değenleri de var, değmeyenleri de. 

Ancak gelenlerin kaçı Bursa’da yatırım kararı aldı. Neden Bursa yabancı yatırımcı girişi bakımından 8.9. sıraya geriledi. Neden Manisa’nın Konya’nın Gaziantep’in gerisinde yer alıyor. Bunu da sormak gerekmez mi? 

Objektif olalım arkadaşlar. 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Üzgünüz ilginizi çekebilecek içerik bulunamadı...