<div>Bursaspor’un kurtuluşu <strong>alt yapıda</strong> diyorlar da son günlerde yapılan açıklamalara baktığımızda insan umutsuzluğa kapılıyor ve <strong>‘nasıl olacak bu iş’</strong> sorusu beynimizi kurcalıyor...</div> <div></div> <div>Çünkü <strong>3.Lig’e</strong> düşen bu takım tamamen <strong>‘yerli malı yurdun malı’ </strong>konsepti üzerine kurulmamış mıydı? Yeşil Beyazlı temsilcimizin bu sezon dibe vurmasını sadece oyuncu faktörünün yetersizliğine bağlamak doğru olmaz... Sezon başında <strong>başkan ile</strong> <strong> yönetiminin istifası için imzaların toplandığı,</strong> dolayısıyla lige maddi yokluk nedeniyle kent dışı kampına çıkmadan, fizik ve mental açıdan laletayn hazırlanan bir takımdan bahsediyorsak orada farklı bir durum ortaya çıkıyor... </div> <div></div> <div>Geçen sezon Teknik Direktör <strong>Tahsin Tam</strong>’ın ligin startına kısa bir süre kala yaptığı değerlendirmeyi hatırlıyorum da; sevgili hocamız o dönem için U16-U17 yaş gruplarına yönelecekleri açıklamış ardından da eklemişti:</div> <div></div> <div> <strong>‘Maalesef alt yapının en kesat dönemine denk geldik!’</strong> </div> <div></div> <div>Ardından <strong>futbolcu-kaptan-teknik direktör</strong> olarak Bursaspor’un unutulmazlarından <strong>Adnan Örnek’in</strong> bu konuda acı bir gerçeği şu sözlerle işaret etmişti bizlere: <strong>‘Vakıfköy bir deryaydı ama ne yazık ki son 5-6 yılda o maden kurudu. Artık yıldız oyuncu çıkmıyor alttan!’ </strong></div> <div></div> <div>Şimdi şapkayı önümüze koyup düşünelim... </div> <div><strong></strong></div> <div><strong>Üstü tamamen bitmiş</strong>, ülke futbolunu destekleyen bir oyuncu fabrikası gibi nice cevherlerin yetiştiği <strong>alt yapısı tükenip gitmiş</strong>, gırtlağa kadar borca girmiş, transfer tahtası kilitlenmiş bir kulüp nasıl ayağa kalkacaktı ki? </div> <div></div> <div>Geçmişte katıldığım bir <strong>TSYD seminerinde</strong> konuşmacı olarak davet edilen <strong>Sergen Yalçın</strong>’ın beni etkileyen şu sözlerini not almıştım. </div> <div><strong></strong></div> <div><strong>"Bir genç çıkıyor, oynuyor</strong>. Hemen ardından bir değerlendirme: <strong>'Bu çocukta iş var. Geleceğin yıldızı olur. Biraz zaman gerek.'</strong> </div> <div></div> <div>‘<strong>Hayır; böyle yıldız olunmaz</strong>. Eğer futbolcu yıldızsa, oynadığı an kendini belli eder. <strong>Ve o anda yıldızı parlar..." </strong></div> <div><strong></strong></div> <div><strong>Elhak doğru...</strong> </div> <div></div> <div>Sezon başında futbolun içinden gelen ve de alt yapıyı yakından takip eden dostlara sormuştum...</div> <div></div> <div>Aldığım yanıtların ortak noktası şuydu: <strong>Yetenekli, kapasitesi yüksek çocuklar var ama hepsinin zamana ihtiyacı var!</strong><strong> </strong></div> <div><strong></strong></div> <div><strong>Anlayacağınız gençlik hepsinin başında duman... </strong></div> <div> </div> <div>Gerçekten de zaman yetmedi, bizleri kenarda köşe de pusuya yatmış bekleyen kaderin acı cilvesinin.<strong>3 Lig sillesi</strong> yüzümüze iniverdi! </div> <div> </div> <div><strong> </strong></div> <div> </div> <div> </div>