<div>İki takımın da puan derdi olmayınca; belki mükemmel bir futbol olmadı ama bol koşuşturmalı yüksek bir mücadele vardı İstanbul’daki maçta... Özellikle ilk yarının üçte birlik diliminde hem ev sahibi hem konuk ekip <b>rölantide; </b>zamana oynuyorlar sanki.</div> <div><b>Tehlike yok, şut yok, pozisyon yok!</b></div> <div>Bursaspor topla biraz daha fazla oynuyor, kısa ver-kaçlarda başarılı ama yine rakip on sekize kadar gidebiliyorlar ama sonrası yok... Böylesine sakinlikte seyreden ilk devrenin sonlarına doğru karşılıklı iki gol oluyor ki; gel gözüm seyreyleye...</div> <div><b>Biri lebalep dolu kaleye, diğeri ise bomboş kaleye! </b></div> <div>38’de Bursaspor’un duran top hastalığı yine nüksediyor. Ümraniye’nin kornerinde kale çizgisi üstünde ve de içinde kaleci ile birlikte tam <b>6 Yeşil Beyaz formalı</b> oyuncu <b>jaluzi</b> gibi dizili. Ama kadar insan yığının arasında top kaleye giriyor: <b>1-0...</b></div> <div><b>Olacak iş değil!</b></div> <div>4 dakika sonra Ümraniye kalecisi geri pasta 18 üstünde <b>Berat’a </b>çalım atma sevdasına kapılarak öyle bir hata yapıyor ki, genç oyuncuya meşin yuvarlağı kimsesiz kaleye yuvarlamak kalıyor: <b>1-1...</b></div> <div>İkinci yarıda Bursaspor orta sahası <b>makaraları koyuverince</b> defansın göbeği açılıyor... İstanbul temsilcisi bu bölgede <b>otoban rahatlığı</b> buluyor. Topu ayağına her kim varsa gazlayıp gidiyor, kestirmeden Bursa kalesine iniyor...</div> <div>66. dakikada Ercan ceza sahası çizgi üstünden vuruyor ve <b>Ümraniye lehine işi 66’ya</b>(!) bağlıyor: <b>2-1... </b></div> <div>Son çeyrekte Mustafa Er’in öğrencileri uyanıyor, rakip kaleye yükleniyor ama ev sahibi Ümraniye <b>atı alıp çoktan Üsküdar’a geçmiş </b>oluyor...</div> <div>Bursaspor açısından <b>Süper Lig konusu matematiksel</b> olarak da kapanıyor.</div> <div>Adına futbol denilen oyun böyle, her sonuca gebe; ne yapalım?</div> <div>Buraya kadar tamam ama tamam olmayan şeyler de var...</div> <div><b>Mesela Özer Hurmacı...</b></div> <div>Belli ki, her zaman olduğu gibi İstanbul’daki oyuna da kaptanlık bandını taşımak için çıkmış.</div> <div>Ya sakat ya kalmamış takat!</div> <div><b>Burak Altıparmak ağır vasıta...</b></div> <div><b>Burak Kapacak umutsuz vak’a...</b></div> <div><b>Batuhan Kör bıçak...</b></div> <div><b>Peki; golü kim atacak?</b></div> <div>Bitirirken;<b> ‘Kaderimse çekerim’</b> deyip geçelim mi yoksa <b>‘Kendim ettim kendim buldum’</b> tesellisi ile dövünelim mi?</div> <div><b> </b></div> <div> </div> <div> </div>