Leyla’dan geçme faslındayım.. 

Bu yüzden yaş söz konusu olunca yumuşak bir geçiş yapmak istedim. Kısacası hepimiz yaş aldık, değiştik.1991 yılında doğanlar bugün, iş, ev, eş sahibi oldular. Değiştiler.24 yılda coğrafyalar, fikirler, akımlar, liderler de değişti. Her bir günün gündemi, hatta güncellemek kelimesi bile değişti. Artık apdeyt  etmek  gibi bir tanım  dilimize yerleşti. Bakın  Android  cihazındaki uygulamalara ,onları bile her gün  apdeyt edip yenilemeniz   gerekiyor. Bu değişime ayak uyduramaz, günceli takip edemezseniz   sistemin  ya gerisinde kalıyorsunuz  yada  dışında.

Sözün özü her şey ve herkes bu kadar yenilenmişken, değişmişken  sen hiç değişme, tut  hala 24 yıl önceki tavrını  sürdür.  Yine “Türk Milleti” demeyi reddedip, “Türkiye Milleti” deme konusunda ısrar et dur. Apdeyt  edin  artık kendinizi  Leyla Zana.  Ne o öyle çeyrek asırlık tavırlar falan. *Retro musunuz  siz?  ‘’Akılsızlığın en büyük kanıtı aynı şeyi defalarca yapıp farklı bir sonuç almayı ummaktır.’’ demiş Einstein, vallahi bu söze bir  kulak vermekte  yarar var bence.

Artık  kasıtlı söylemlerin  gündemimizi  gereksiz yere  meşgul etmemesi için ben  tam olarak Leyla’dan geçme faslındayım. İşimiz var, gücümüz var, öyle değil mi?

 Neyse, değiştik dedik ,değişemeyenlere de değindik.

Son olarak bu hafta aramızdan ayrılan ve yüzü hep gülen  gazeteci Leyla Umar’ı  saygı  ve rahmetle  anmadan yazımı bitirmek olmazdı. Nur içinde yat Leyla Umar, yüzün öbür dünyada da hep gülsün.

Sizlerle buselik makamında buluşmak dileğiyle her zaman ki gibi iletişimde kalın, sevgiyle kalın.

*Retro: (wikipedia) Bilinçli olarak yakın geçmişin akımlarını, modalarını türeten veya taklit eden tarz.