Yaşama ışık tutacak müze

21 Şubat dünya rehberler günü olarak kutlanır.

Bu vesileyle tüm rehberlerimizin gününü kutluyorum.

Maalesef Bursa’mız turizm pastasından hak ettiği payı yıllardır alamıyor. Çünkü tesis anlamında olsun, ziyaretçi profili anlamında olsun yeterince çeşitlendiremiyoruz. Arapların dümeninden başka tutunacak dalımız ne yazık ki yok gibi. Onların da ‘elek altı’ olanları geliyor. Evlerinden çıkıp kent ekonomisine çok fazla katkı sağladıkları da söylenemez.

 Kent de Avrupalı turist bulmak imkansız hale geldi. Neredeyse mumla arayacağız. Bu durum; ne yazık ki turizm de ‘eksen kayması’ yönündeki eleştirileri haklı çıkarıyor.

Bu bağlamda Büyükşehir Belediyesi doğrusunu söylemek gerekirse kentin belleğine önemli bir eser kazandırdı. Hem de rehberler gününde.

Bursa Yaşam Kültürü Müzesi’nden söz ediyorum.

Bursa Turist Rehberleri Odası (BURO)Başkanı Denizhan Sezgin’in daveti üzerine odaya kayıtlı bir grup rehberle birlikte pınarbaşı mezarlığının yanı başındaki müzeyi ziyaret ettik. Öncelikle tabela eksikliği dikkati çekti. Çakırhammdan girişte iki tabelayla bu iş çözülebilirdi.

Belki biraz abartılı olacak ama tıpkı ‘garp kafasıyla otomobil yaptık şark kafasıyla benzin koymayı unuttuk’ sözü aklıma geldi.

Büyükşehir Belediyesi Müzeler Şube Müdürü Muhterem Çevik’in ev sahipliğinde gerçekleşen ziyarette İl Kültür Müdürü Ahmet Gedik’in de hazır bulunması anlamlıydı. Sayın gedik Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un Rehberler Günü dolayısıyla yayınladığı mesajı paylaştı.

Kültür turlarında lokasyon sorunlarından tutun müzelerdeki uygulamalara varana kadar bir çok konu ele alındı. Umarım çözüm üretilebilir.

Sonuç itibarıyla Bursa Yaşam Kültürü Müzesi’nin ilk ziyaretçisi rehberlerle birlikte bizler olduk. Güzel bir etkinlikti. İyi düşünülmüştü. Bursa da bilmediğimiz kim bilir daha ne değerler var.

Edindiğim bilgiye geçmişi 18. Yüz yıla dayanan bu eser, Bursa’daki 19 müze konumunda.

Keşke ismi orijinal adıyla Hasan Eşref Efendi Konağı olarak lanse edilseydi.

Bursa’yı tanıtmak için önce tanımak gerek. Bu konuda BURO’ya önemli görev düşüyor.

Önerim;

 Bursa’daki tüm medya çalışanlarının, yazarların, çizerlerin iştirak edebileceği kültür turu yapılabilmeli.

Ama terlik muhabbetine girmeden.

Durup dururken bu da nereden çıktı diyeceksiniz.

Çünkü müze ziyaretinde ayakkabılarımızı çıkarmak zorunda kaldık. Elin oğlu böyle bir uygulamayı kabul etmeyebilir.

Kaş yapalım derken göz çıkarmayalım.

Bursa’ya bir günümüzü ayırsak ne kaybederiz.

Müze hakkında;

Büyükşehir Belediyesi tarafından alınıp restore edilerek Yaşam Kültürü Müzesi olarak Bursa’ya kazandırılan Hasan Eşref Efendi Konağı’ın da Bursa’nın geleneksel yaşam kültüründe unutulmakta olan örf ve adetleri canlandırmalarla anlatılıyor. Üç katlı tarihi ahşap konakta çeyiz geleneğinden, sünnet adetlerine, hatta misafir ağırlamaya kadar Bursa’nın geçmişteki yaşam kültürü yansıtılıyor.

Kısaca bu müze yaşama ışık tutacak.