Yakala bak, İYİ mi, kötü mü?

 Yakala bak, İYİ mi, kötü mü?

 Yakala bak, İYİ mi, kötü mü?

Doğru mu, yanlış mı yaşayarak göreceğiz.

Her kafadan bir ses çıkıyor.

Elbet sistem partilerinin alayını tartışmalıyız.

Lidere dayalı işleyişte hangi parti gerçek anlamda demokrasiyi savunur?

'Biz yoğurdu böyle yiyoruz. Beğenirsen” diye baştan söylerken, herkes bıraksın istişare, istihare teranelerini...

Bu sağ da, muhafazakar parti de böyle…

Ya solda farklı mı?

Yemişim çakma ön seçim kültürünü…

O da bazı yerlerde yapılır, bazılarında merkez yoklamayla çözülür.

O kadar…

'Bizde de böyle, yersen.'

Senin yememe şansın var mı?

Yok...

Akşener'li yeni partiyi tu kaka yapmadan biraz anlamaya çalışalım.

Ne için var?

Kimler için var?

Toplumsal çoğunluğu sağlayabilecek mi?

İpler gerçekten iddia edildiği gibi Amerika'da mı?

Sorarım Türkiye'de parti kurmadan ya da yönetirken Amerika'yı ziyaret etmeyen kalmış mı?

Siyasetin asıl yapması; toplumun içinden gerçek anlamda içine katacağı oyunculardır.

Hiç biri vitrin süsleriyle sinema, müzik tiyatro, aşırı sağcı, aşırı solcu vs gibi tiplerle bir yere varmaz.

Politika okulunda çok akılcı bir not okumuştum. Siyasi partilere dair nüanslar dikkat çekiciydi, Partisel yapıları anlatıyordu.

Kitle partisi, üyelerinin sayısını artırmaya ve geniş bir seçmen kitlesi oluşturmaya çalışmaktadır. Bu tip partilerin ilk örneklerinden biri Almanya’da Sosyal Demokrat Partisi ve Büyük Britanya İşçi Partisi’dir. Bu partilerin genel özelliği bünyelerine üye alırken çok az bir şart sunmaları ve buna ideolojik manifestodan daha fazla önem vermeleridir hatta ufak fikir ayrılıklarına dahi hoş görü ile bakmaktadırlar.

Çoğu partiler aslında bu herkesi yakala partileri kategorilerine girmektedirler. Bu partiler herkese hitabet etme açısında ideolojik fikirlerini alabildiğince genişletmeyi tercih etmişlerdir. Bu parti tipinin en bariz iki örneği aslında Amerika’daki Cumhuriyetçiler ve Demokratlar’dır. Sadece bir sosyal sınıfın sırtına dayanmaktansa daha geniş kesimleri kapsayıcılığı ile ön plana çıkmaları.

İkinci parti ayrımı birleştirici ve temsili partiler ayrımıdır. Bu teorinin sahibi Singmund Neumann’a göre temsilci partiler öncelikle halkın görüşlerini yansıtmak isteyen partilerdir. Hepsini yakala partileridir ve pragmatizme değer verirler, kitle hareketlerinden çok piyasa hareketlerine odaklanmışlardır. Bireyleri rasyonel tercih modeline göre muamele yaparak seçim başarısını en üst seviyede tutan rekabetçi partilerdir.

Diğer tarafta birleştirici partiler, yığınların isteklerine cevap vermektense onları eğitmek ve yönlendirmek amacındadır. Bir çekirdek parti tipik bir birleştirici partidir fakat halk kitlelerini harekete geçirme ihtimaller vardır. Mesela sosyalist partiler iktidara gelme hayalleri boyunca adil dağıtım, toplumun çıkarı ve sosyal refah gibi konulara kendilerini inandırmışlardır. Bunun en ironik örneği İngiltere’de Thatcher’ın ‘’inanç politikalarına’’ sarılmasıdır.

Şimdi Türkiye'ye gelirsek; bizim için hangisi iyi?

Kim kimi yakalarsa öperken, toplumu kim kavrayıp kucaklayacak?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Üzgünüz ilginizi çekebilecek içerik bulunamadı...