ORAYA MİLLET BAHÇESİ OLMAZ 

Bursa'da şehri çirkinleştiren bir sürü çarpık yapılaşmış semt ve yanlış projeler varken, nedense belediyenin kepçeleri hep halkın yıkılmasını istemediği yerlere iniyor.

"Şehri rahatlatalım alan açalım" deniyor, açılmış alana bina dikilmesine -Fomara Müftülük binası gibi- göz yumuluyor. 

Kendilerine o alan karşılığı başka bir yerde çok güzel bir bina tahsis edilmesine rağmen "Sözlerini tutmayıp, utanmadan" Fomara'ya o binayı dikiyorlar.

Orada şehrin insanın isteği değil de üç beş bürokratın keyfine göre hareket edildi.

Neyse çok uzatmadan bugünkü yazı konuma döneyim...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçelerine önem veriyor diye partisinin belediye başkanlarında “Ne kadar çok Millet Bahçesi yaparsam başkanımın o kadar gözüne girerim” anlayışı hakim sanırım! 

Öyle ki, olur olmaz her yere Millet Bahçesi yapalım diye birbirleriyle yarışıyorlar.

Millet Bahçesi veya adı her ne olursa olsun yeşil alanlara karşı değilim tabi ki, bilakis “Yeşil Bursa” unvanının tekrar kazanılabilmesi için şehrin içinde mümkün olan her yerin ağaçlandırılması taraftarıyım.  

“Ağaçlandırma” kelimesini özellikle kullandım.  

Zira 100 metrekare çimenlik alana, üç beş çiçek ekerek tekrar “Yeşil Bursa” olamayız. 

Ancak bulunan her boşluk, cadde kenarları ağaçlandırılarak Yeşil Bursa kimliği tekrar kazanılabilir. 

Kısa zaman önce Çelik Palas Otel’in 39 dönüm arazi üzerine yapılmış ve atıl kalan ek binalarının Millet Bahçesi yapılması kararı alındı.  

Peki kim aldı bu kararı?  

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş 

Hatta bizzat gitti Cumhurbaşkanına da anlattı ve onaylattı. 

GÖKDERE DOĞRU, BU YANLIŞ 

Bakın Alinur Aktaş’ın Gökdere’ye yapmayı planladığı Millet Bahçesi son derece doğru bir projedir. 

Osmangazi ve Yıldırım ilçelerinin sınırında o bölgede insanların nefes alacağı öyle bir alana büyük ihtiyaç var.

O projeyi Bursalı bir vatandaş olarak destekliyorum. 

Ancak Çelik Palas’ın ek binaları yerine Millet Bahçesi yapılması son derece yanlıştır. 

Peki neden yanlıştır? Madde madde yazmak istiyorum. 

-O bölge nüfus yoğunluğu olan bir yer değil.  

-Konum olarak o çok az sayıda insana hitap edebilecek bir alan. 

-Hemen 200 metre altında 400 dönümlük Kültürpark var.  

-Onun yanında da yeni Millet Bahçesi var. 

-Oraya harcanan Milli serveti çöpe atacak kadar zengin bir ülke ve şehir değiliz. 

-Bursa’da öncelikli ve yapılması gereken çok daha önemli işler var. 

Şehri ihtiyaçlara ve halkın beklentilerine göre değil de siyasi liderini memnun edip koltuğu garantileme anlayışıyla yönetirseniz olmaz, olmuyor da. 

Çünkü o siyasi lider Bursa’da yaşamıyor, Bursa’yı tanımıyor, Bursa’nın ihtiyaçlarını bilmiyor. Helikopterle tepeden bakarak olmuyor o işler, olmadı da. 

Koltuğu garantilemenin en doğru yolu, çalışkan olmak ve doğru projelerle şehre değer katıp daha yaşanabilir hale gelmektir. 

Böylece halkın desteğini alırsınız. Halkın desteğini alan belediye başkanını da Siyasi lideriniz destekler.  

Halkın desteğini alamayan bir belediye başkanı, bir sonraki seçimde sadece oy kullanan sıradan bir vatandaş olur. 

Bunu daha önce defalarca yazdım; ama değişen bir şey yok. Kafa aynı kafa maalesef. 

ÇELİK PALAS’A NE YAPILMALI? 

Çözümsüz eleştiri laf-ı güzaftır.  

Eleştirimin ardından hemen önerimi de ifade etmek istiyorum.  

Çelik Palas'ın ek binasının otele dahil edilemeyeceğini zaten 30 yıldır gördük. Uluslarası otel zincirleri bile rantbl bulmadı ve o işe soyunmadı.

Orası 39 dönüm alan üzerine kurulmuş ve kaba inşaatı bitmiş büyük bir kompleks. 

Çok büyük meblağlar harcanmış, yatırım yapılmış. Yani milli servet yatıyor orada. 

Onu yıkmaktansa binayı tamamlanıp ihtiyaç sahipleri için sosyal bir merkeze dönüştürebiliriz. 

O merkezin içinde  

-Huzurevi 

-Kimsesizler için barınma evi 

-Kadın sığınma evi 

-Kimsesiz çocuklar yurdu 

-Aşevi 

Gibi bölümler ayrı ayrı konumlanabilir. Çünkü ifade ettiğim gibi çok büyük bir kompleks 

İnsanların pek rağbet etmeyeceği o bahçe yerine böyle bir proje her geçen gün büyüyen Bursa için çok daha akılcı ve gelecek için doğru bir yatırım olmaz mı? 

HAVUZLUPARK VE KÜKÜRTLÜ BAHÇESİ

Hem oraya gelene kadar atıl durumda olan ve Bursalıların çok sevdiği Havuzlupark var, Kükürtlü Bahçesi (Eski Wamtes) var.

Kükürtlü Bahçe üniversiteye ait biliyorum; ama ortak bir çalışma ile tekrar Bursa'ya kazandırılabilir. 

Havuzlupark için planladığınız çalışmaları da bir an önce bitirip kullanıma açmanız çok daha öncelikli konulardır.

FİNANSMAN NASIL SAĞLANACAK? 

Tabii bu arada bahsettiğim Çelik Palas ek bina kompleksinin bitilmesi için ciddi bir para harcamak gerekiyor. 

Bu da zor değil. 

Orhan Camii önünden geçerken gördüm. Tarihi cami restorasyona girmiş. Restorasyonu da yapan Harput Holding’miş. Kocaman afiş asmışlar. Ne kadar güzel ALLAH kabul etsin. 

Aynı şekilde önerdiğim bu projede, Bursa’daki holdinglerin, iş adamlarının hatta açılacak hesaba halkın da katılımıyla gerçekleşebilir. 

Sonuçta muhtaç kimseler için yapılacak bir iş olduğundan yardımseverler de kayıtsız kalmayıp  

“Bir tuğla da benden olsun” diyeceklerdir. 

DAHA İYİ BİR ÖNERİ VARSA O DA OLUR 

Orası için daha iyi bir öneri varsa o da olur tabi ki; ama şu an düşünülen ve çok da ihtiyaç olmayan bir o Millet Bahçesi yapılmasın mümkünse. 

Gelin orayı gerçek bir ihtiyaca göre değerlendirelim. 

Evet yapılmak üzere olunan yanlışı, o yanlışın nasıl doğruya döneceğini ve bunun nasıl finanse edilebileceğini dilim döndüğünce anlatmaya çalıştım. 

Gerisi başta Başkan Alinur Aktaş olmak üzere şehri yönetenlere kalmış.