Valla öyle Ankara'da oturup..
“İstanbul'u alacağız, Ankara'yı alacağız, Bursa'yı alacağız” demekle bu şehirler alınmıyor..
Kolay kolayda alınamaz..
Bunun için vizyon lazım..
Stratejik hamleler lazım..
Lazımda lazım..
Birileri Kılıçdaroğlu'na izah etmeli..
Ama çevresinde ki herkes herşeye emmebasma olduğu sürece zor...
Sürekli seçim mağlubu bir muhalefet partisinin bu durumu hep söyledim iktidar partisinin ekmeğine yağ sürüyor...
Ne yapacak, Ankara'yı Mansur Yavaş'la mı alacak?
İyi Parti desteği kesecek mi? Anca lavaş arası tavuk döner muhabbeti olur...
Büyükşehir'lerde ki MHP desteğini yabana atmak siyaseti okuyamamak yada sadece kendini kandırmaktır...
Hadi İzmir'in ruhu CHP'nin kazancı.. Ancak diğer şehirler muhalefet için bence tuzruhu...
Gördüğüm o ki, Cumhur ittifakının devamlılığı, seçmeninden uzaklaşan, uzaklaştırılan CHP'yi duvara çarpar...
Mesela.. Bursa...
Rakamlar ortadayken, bulabileceği en iyi aday elbet Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'dir.
Cuk oturur...Kim hangi yoklamayı yaparsa yapsın tüm anketlerden adı çıkar.
Kendini anlatmaya tanıtmaya ihtiyacı yoktur. Nilüfer'de kimse deviremedi, yine olsun, yine deviremez bölgesinde..
Büyükşehir oylarının üzerine koyar mı, kesinlikle.. Fakat halen kazandıracak bir konjoktür oluşmadı...Olmazda..
O yüzden onu ilçeden oynatmayı, ben birilerinin mevcut başkanlığına göz koymak olarak yorumlarım...
Bozbey sürecinde onun sağdan aldığı oyları, MHP oylarını da kimse unutmasın.
Eğer ki yanlış stratejik hamleler yapılsın CHP Nilüfer ilçeyi de kaybeder... Mudanya'yı da kesin alırız havası hakimde peki kurumsal vizyon, toplumsal vizyonla örtüşmüş mü?
Hala Erdoğan rüzgarının estiği ortamda 'Bursa'yı alacağız' denmesi traji komiktir.
İnandırıcı değildir.
Seçim olsun sandıklar açılsın, dediğim çıkmasın oturur yazarım 'ben bu siyasetten anlamıyor muşum” derim...
Ama yanılmam...
CHP, Cumhurbaşkanlığı seçimde yine kaybetti. Parti içi ayrışma daha derinleşti...
Tek adamlık, delege ağalığı diğer sistem partilerinden farklı mı?
Kurultay delegeleri de artık kendilerini oralara getirenlere diyet ödemenin ötesine bakmalı..
İktidar mı olacak, yoksa hep yenilip seçim mi kaybedecek?
CHP gerçekten iktidar olma hesabı mı yapıyor, yoksa sadece bir kurgunun sonucu mu?
Yazıya otururken şöyle arşivlerime bir göz attımda yıllarca sürekli kaybeden CHP'yi yazıp çizip anlatıyoruz..
Değişen bir şey yok. Koskaca bir HİÇ'lik hakim ana muhalefette...
Yaklaşık 9 yıl öncesinde Brüksel'de ki dostlarımın aktardıklarına göz attımda...
'Avrupa'dan nasıl görünüyor CHP?' dediğimde tespitler kulağa küpe ötesiydi..
-Mutlaka halkın somut beklentilerine cevap verecek inandırıcı projeler üretilmesi lazım.
-65 yaşını geçen tüm millletvekilleri emekli edilmeli.
-Eski bakan eski milletvekili yakınları değil somut projeler üretenler vizyonu olanlar milletvekili yapılmalı.Bu nitelikleri taşımayanlar milletvekili olmamalıdır..
-Belediye başkanları başarı performansına göre seçilmeli. İş yapmayan veya yapamayan (proje üretemeyen, halkın günlük sorunlarına çözüm bulamayan ) belediye başkanlarına bir daha seçilme şansı verilmemeli.
-CHP somut projeleri halka en ince ayrıntılarıyla anlatmalı.
-Kavgadan uzak durulmalı
-Yeni Anayasa çalışmalarında kesinlikle öncü rol oynamalı.
-Statükocu değil, ilerici ve reform yanlısı olunmalı.
-Hastane, okul,yol,havaalanı....vs ülkeyi şantiyeye çevirecek projeler tasarlanmalı, bilhassa istihdam,eğitim ve sağlık alanında projeler üretilmeli.
-Eleştiri siyasetinden uzak durulmalı.Hükümetin her yaptığını eleştirmeyi muhalefet bir siyaset gibi algılamamalı.
İşte gelde Sevgili Vakur'un kulaklarını çınlatma..
Ana Muhalefet üzerine düne kadar ne konuştuysak bugün aynısını görüyoruz..
Küçük olsun, benim olsun...
Bana bulaşmayan iktidar bin yaşasın!
Tavan tükenmiştir, tıkanmıştır, yerel seçim son şanstır...
Ama artık CHP karar vericilerinin anlaması gereken çok şey var..
Yani ‘ içimizde ki İrlanda’lılar’ diye yırtınıp birbirine gol atacaklarına Dublin’e sefer yapan uçakta yer ayırtsalar, oradan Avrupa Parlamentosuna başkanlık yapan isimler çıktığını anımsarlar.
Erdoğan’ ın yasaklı sürecinde Strasbourg’da buluştuğum Avrupa Parlamentosu Başkanı Pat Cox, İrlanda’lıydı. Odasında ona ‘ne isteyecekseniz Erdoğan’ dan’dediğimde ‘Zana’yı serbest bırakın. Gelip ödülünü alsın’ yanıtını vermişti..
Erdoğan’ da yasaklıydı. Strasborug belki olmuştu Izdırapburg..
Brüksel'den Fransa'ya hızlı trenle iki gün öncesinden gidip buluşmuştuk Cox'la..
Sonrasına geldiğimiz süreçte Zana vekil olarak meclisteydi...
Bilmem anlatabildim mi?
Hala anlamadıysanız Ankara treninin ekonomi sınıfında da yer kalmadı...