Binlerce masum ve gencecik insanı cezaevlerinde çürütüp hayattan kopardığı için.
Gencecik insanları darağacına götürüp “BİR DAHA OLSA, YİNE YAPARIM” diyenin çılgınca alkışlandığı için.
Bulun Kenan Evren’in GENÇ BAKIŞ programına katılışını ve o alkış anını tekrar tekrar izleyin. Kanımın çekildiği ve o salondakilere lanet okuduğum o gece unutulur gibi değil.
Bir darbe de dün yaşadık. acemice, Nasrettin Hoca’nın Timur’un huzuruna çıkışı gibi alık alık yapılan zavallı ama bir o kadar zararlı rezil olay… Arkadan itip sonra geri çekilenler de elbet çıkacaktır ortaya.
TBMM nin bombalanması dahil gerçekten affedilmez bir kaos. Sivillere ilk defa namlu doğrultmadı asker. Ama ilk defa sivil insanlar kamuoyu önünde öldürüldü. Meydana sürülen asker de bilmiyordu olan biteni, don paça kalınca öğrendi o geceki görevinin ne olduğunu.
Karışık, karmaşık bir görüntüsü vardı ki, anlaşıldı sonradan bu hareketin nedeni. Fetullah başrolde. Geçmişte onu baş tacı yapanlar bu defa karşılarında.
Bu adam bu denli büyürken kim neredeydi?
En iyisi sözü Kurucuya bırakmak…
EY TÜRK MİLLETİ!
Ey Türk Gençliği!
Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
Gazi Mustafa Kemal Atatürk
GENÇLİĞE HİTABE DUVAR SÜSÜ DEĞİL, YAŞAM FELSEFESİ OLMALIDIR…